Samsun’da çeteler rapor edildi

22.05.2019 | 22:31
Samsunda Ceteler Rapor Edildi Jpg

İNGİLİZ SUBAYDAN RAPOR:

SAMSUN’DA LAZ ÇETELER DURDURULSUN

Samsun’da İngiliz Subay L. H. Hurst, İstanbul’daki İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Calthorpe’ye gönderdiği raporda Samsun’da haydutluğun durumu ve Laz çetelerin problemine odaklanıyor: 

Samsun’da Kaptan Hurst, Amiral Sir A. Calthorpe’ye

Samsun, 21 mayıs 1919

Genel durum son birkaç gündür sakindi. Belki Alaçam turu hariç, haydutlukla ile ilgili olarak bir sükunet vardı. Ancak, bu belirgin iyileşmenin kırılmaya devam edebileceğini ümit etmeye cesaret edememekle birlikte, son zamanlarda yerel otoriteler tarafından sergilenen faaliyetler arasında etkili olmadığına inanmak için bir neden var. Bir Jandarma kıtası geçen hafta Bafra Kaza’daki Rizeli Süleyman’ın grubuyla karşılaştı, lider (belli bir şöhreti olan) ve bir başkasını öldürdü ve şu an Bafra’da cezaevinde olan yedi kişiyi ele geçirdi.

İttihad ve Terakki Komitesi’nin önde gelen bir üyesi olan ve haydutların işlerini yönettiği ve onlara bilgi sağladığı bilinen Selanikli Nuri, Samsun’da tutuklandı ve şu anda burada cezaevinde.

Şu anda Sancak’ta faaliyet gösteren laz grupları, baş sorunların başında geliyor. Muhtemelen iki yüz ila üç yüz arasında Laz vardır. Birçoğu geçen ay boyunca burada dikkat çekenlerin bir kısmının daveti üzerine geldi. Vali’nin dediği gibi, bu durumun çok cüretkar bir objektifle yapıldığını ancak Müslümanların sahip olduğu silahlardaki büyük yandaşlığın Türk köylerine karşı korunma konusundaki iyilik halini göz önünde bulundurarak, konuyu kendi bakış açılarından görüp görmediğini bile bilmiyorum. Yunanları canlandırmanın ya da açıkça hakaret edip etmeyeceğini, Yunanların sağlaması. Her iki durumda da, teşvik korkuydu. Son zamanlarda, Laz, Hıristiyan ve Müslüman arasında küçük bir ayrım yapmak için yatkın olma eğilimindedir.

Ben bu Lazlar yasaklanır, saldırıya uğratılır ve üyeleri öldürülüp dağıtılırsa, bu bölgedeki haydutluk sorununun daha da çözüme ulaştırılacağı görüşündeyim.

İzmir’deki son olay şu ana kadar yerel olarak herhangi bir sıkıntı yaratmadı. Gösteriler birkaç yüz imzacı tarafından İçişleri Bakanlığına gönderilen telgrafla ve dün yapılan çok iyi katılım göstermeyen bir toplantıyla sınırlı kaldı.

Kemal Paşa buraya 19 Mayıs’ta geldi ve bir inceleme turunda ve sükuneti korumak amacıyla içeriye doğru ilerliyor. Kazadaki genel durumu onunla görüştüm.

Yeni atanan Ermeni Piskoposu, Mgr. Kevork İpranossion 17 Mayıs’ta Samsun’a ulaştı.

Aynı gün, Novorossisk’ten Yunan vapuru ile gelen ve uzun yıllar önce savaş sırasında veya öncesinde Rusya’ya taşınan Samsun bölgesine 580 Rum geldi.

L. H.Hurst 

MUSTAFA KEMAL’DEN SAMSUN’DA EŞKİYALIK HAKKINDA RAPOR

SADARET MAKAMINA
“Bugün Erkân-ı Harbiye’den birkaç zatı suret-i mahsusada Samsun İngiliz Siyasi Mümessili  Yüzbaşı Hurst, Askeri Kontrol Memuru  Yüzbaşı Solther ve Siyasi Kontrol Memuru Yüzbaşı Mill ile temas ve mülakat ettirdim. Bu mülakat neticesinde; 

1-Samsun’da eşkıyalığın sebep ve âmilleri tamamen 21 Mayıs 1919 ve 53 numaralı şifre ile arz ettiğim kanaat dâhilinde olmak üzere bizzat İngilizler tarafından itiraf edilmiştir. İzmir işgaliyle hâdis olan müessif vakalara nakl-i kelâm suretiyle İngiliz subaylarını, Osmanlı Hükûmeti’nin, Türkiye’yi kendi kendine idare edemeyeceği, birkaç seneler olsun ecnebi müdahale ve siyanetine müftekir bulunduğu zemininde bir fikir ileri sürmüşlerdir. Kendilerine verilen cevapta Samsun Livası’ndaki eşkıyalığın harp zamanında Rumlardan başladığı o zaman bu havalide takibatta tehcirini de yapmak zorunda kaldığı, bu gün için Rumlar, Müslümanları tehyiç ve dilgir eden siyasi emellerinden vazgeçerlerse eşkıyalığın derhal kalkacağı ve bu takdirde İslam çetelerinin ortadan kaldırılması mümkün ve lüzum görülürse askerî tedbirlerle tenkili tabii bulunacağı bildirilmiştir. 

Osmanlı Hükûmeti’nin idare tarzı hakkındaki fikirlerine de sırf hususi mahiyette ve zati kanaat olmak üzere Türklüğün ecnebi idaresine tahammülü olmadığı, İngilizler gibi en medeni milletlerden mütehassıs zatların müşavir olarak iyi karşılanacağı, Yunanlar’ın Osmanlı memleketlerinin hiçbir yerinde hâkimiyet hakları olamayacağı anlatılmıştır.

İzmir hakkındaki suallerine de vakanın tamamıyla millî ve hayatî bir mesele olduğu ve en basit bir köylü için de böyle bir telakki olunduğu ve İzmir’in Türklerce İstanbul kadar mühim bulunduğu, hiçbir ecnebi bilhassa Yunanistan gibi hayalperver bir hükûmetin işgaline razı olunmayacağı, kuvvetle yapılan bu işgalin muvakkat bulunacağı, milletin yek vücut olup hâkimiyet esasını, Türk duygusunu hedef ittihaz ile hükûmet-i hazıraya bütün ruh ve vücuduyla muti ve münkad bulunduğu sırasıyla teşrih ve teati-i efkar ve hissiyat mahiyetinde olan bu mülakat hususiyetini muhafaza etmiştir. 

22 Mayıs 1919
9. Ordu Kıtaatı Müfettişi
Tuğgeneral Mustafa Kemal

KAYNAKÇA: 
Baki Sarısakal, Belge ve Tanıklarla Samsun’dan Ankara’ya, Cilt,1, Samsun Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları, Samsun, 2008. Zeki Sarıhan, Kurtuluş Savaşı Günlüğü I, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1993. Bilal N. Şimşir. İngiliz Belgelerinde Atatürk, Cilt 1, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1992.

diyekonustu.com