Bakanlık, pazar günü yaptığı açıklamada, kurbanların çoğunun Gazze’nin kuzeyinde olmak üzere farklı bölgelerde hayatını kaybettiğini belirtti.
Ölen 67 kişinin, İsrail sınırındaki kuzey Zikim geçişinden giren BM yardım kamyonlarını beklerken İsrail ateşiyle öldürüldüğü ifade edildi.
BM Dünya Gıda Programı (WFP), yardım konvoyunun Gazze’ye girişinin hemen ardından “açlıktan kıvranan büyük sivil kalabalıklarla karşılaştığını” ve bu insanların daha sonra ateş altında kaldığını açıkladı.
WFP açıklamasında, “Yardım arayan sivilleri hedef alan her türlü şiddet kesinlikle kabul edilemez” ifadeleri yer aldı.
El Şifa Hastanesi Müdürü Dr. Muhammed Ebu Selmiye, Associated Press’e yaptığı açıklamada, hastaneye pazar sabahından itibaren 48 kişinin ölü, 150 kişinin ise yaralı olarak getirildiğini belirtti. Yaralıların yardım kamyonlarını beklerken vurulduğunu söyledi. Ancak bu insanların İsrail ordusu, silahlı gruplar ya da her ikisi tarafından mı öldürüldüğü konusunda kesin bilgi veremedi.
İsrail ordusu, Gazze’nin kuzeyinde toplanan binlerce Filistinliyi tehdit olarak gördüğü için ateş açtığını, bazı can kayıplarının farkında olduklarını belirtti. Ancak Gazze yetkililerinin verdiği ölü sayısının kendi ön incelemelerinde çıkan rakamdan çok daha fazla olduğunu söyledi. Güneydeki olayla ilgili ise yorum yapmadı.
İsrail ordusu ayrıca, nadiren kara operasyonu yaptığı ve birçok uluslararası yardım kuruluşunun faaliyet gösterdiği Gazze’nin orta bölgeleri için tahliye emirleri yayımladı. Deir el-Belah kentinin merkezinde İsrail uçaklarının üç evi hedef aldığı, onlarca ailenin eşyalarını toplayarak evlerini terk etmeye başladığı bildirildi.
Bu gelişmelerin öncesinde Papa, Roma yakınlarındaki yazlık konutu Castel Gandolfo’da Angelus duasının sonunda “Savaşın barbarlığına derhal son verilmesi ve çatışmanın barışçıl yollarla çözülmesi” çağrısında bulundu.
Papa ayrıca geçen hafta İsrail’in Gazze’deki tek Katolik kilisesine düzenlediği ve üç kişinin öldüğü saldırıdan dolayı duyduğu derin üzüntüyü dile getirdi. Saldırıda 10 kişi yaralanmıştı. Yaralananlar arasında, daha önce Papa Francis’ten her gün telefon alan rahip de bulunuyordu.
İsrail, kiliseye yönelik saldırı için “derin üzüntü” duyduğunu ve olayla ilgili soruşturma başlattığını açıkladı. Saldırı sırasında kilisede, çoğu çocuk ve özel ihtiyaçları olan yaklaşık 600 yerinden edilmiş kişi sığınmıştı.
Papa, şunları söyledi:
“Bu eylem, maalesef Gazze’deki sivil halka ve ibadet yerlerine yönelik devam eden askeri saldırılara eklenmektedir. Uluslararası topluma insancıl hukuku gözetme ve sivillerin korunması, toplu cezalandırmanın, ayrım gözetmeyen güç kullanımının ve zorla yerinden etmenin yasaklanması yükümlülüğüne saygı gösterme çağrısında bulunuyorum.”
BM’nin Filistinli mültecilere yardım ajansı UNRWA, pazar günü yaptığı açıklamada İsrail’i “Gazze’de sivilleri, aralarında 1 milyon çocuğun da bulunduğu insanları aç bırakmakla” suçladı. UNRWA, Mısır’daki Ariş kentinde bulunan bir deposunun fotoğraflarını paylaşarak, “Gazze nüfusunun tamamı için üç ay yetecek kadar yiyeceğimiz depolarda var. Kapıları açın, kuşatmayı kaldırın, UNRWA’nın ihtiyaç sahiplerine yardım etmesine izin verin” dedi.
UNRWA geçtiğimiz hafta, bebeklerin “şiddetli akut yetersiz beslenme” nedeniyle hayatını kaybettiğini bildirmişti.
İsrail, UNRWA’nın Gazze ve Batı Şeria’daki faaliyetleriyle tüm iş birliğini sonlandırdı ve ajansın Hamas tarafından sızıldığını öne sürdü. Ancak bağımsız bir inceleme, Tel Aviv’in UNRWA çalışanlarının terör örgütleri üyesi olduğuna dair iddialarına kanıt sunamadığını ortaya koydu. UNRWA, Gazze’deki temel sağlık, eğitim ve yardım dağıtım hizmetlerinin ana sağlayıcısı konumundaydı.
Mayıs ayından bu yana yardımlar, geleneksel BM öncülüğündeki sistemin yerine ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) tarafından dağıtılıyor. 2 Mart’ta İsrail’in kuşatma uygulamaya başlamasından bu yana gıda bulmak zor ve çok pahalı hale geldi.
BM’ye göre 13 Temmuz itibarıyla, son haftalarda yardım almaya çalışırken 875 kişi öldürüldü. Bunların 674’ü GHF’nin yardım noktaları yakınlarında, kalan 201’i ise BM ya da ortaklarının yardım konvoylarının güzergahlarında ya da yakınlarında öldürüldü. Bazı çocuklar su getirmeye çalışırken öldü.
Bu arada İsrail ordusu, pazar günü Gazze’nin merkezinde yerinden edilmiş Filistinlilerin barındığı bölgelere tahliye emirleri verdi. Bu da, İsrailli rehinelerin ailelerinde endişeye yol açtı. Aileler, “Bu kararın sevdiklerimizin hayatına mal olmayacağını bize kim garanti edebilir?” şeklinde açıklama yaptı.
İsrail ordusu, yüzbinlerce yerinden edilmiş Filistinlinin barındığı Deir el-Belah’ın güneybatısındaki birçok bölgeye, insanların evlerini terk ederek güneye gitmesini emreden broşürler attı.
Öte yandan İsrail ordusu yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi:
“Savunma Kuvvetleri, bölgede düşmanın kapasitesini ve terörist altyapısını yok etmek için büyük bir güçle operasyonlarını sürdürüyor.”
İsrail kuvvetleri, mevcut çatışmalar sırasında bu bölgelere henüz girmedi çünkü Hamas’ın burada rehineleri tutabileceğinden şüpheleniyor. Gazze’de esaret altında bulunan kalan 50 rehineden en az 20’sinin hâlâ hayatta olduğuna inanılıyor.
Savaş, Hamas’ın 7 Ekim 2023’te İsrail’in güneyine düzenlediği saldırıyla başladı. Bu saldırıda militanlar yaklaşık 1.200 kişiyi (çoğu sivil) öldürdü ve 251 kişiyi rehin aldı.
Gazze Sağlık Bakanlığı, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında en az 58.895 Filistinlinin öldürüldüğünü, 140.980 kişinin ise yaralandığını açıkladı.
