Dava kapsamında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile cesedi taşıdığı tespit edilen komşuları Nevzat Bahtiyar, bugün ikinci kez hakim karşısına çıktı.
Amca Salim Güran, Narin’in cesedini aracında taşıdığı suçlamalarını reddetti, yeğeninin DNA’sının aracında çıkmasının normal olduğunu söyledi.
“Beni tutuklamasalardı Nevzat itiraf edecekti” diyen Güran, beraatini talep etti.
Güran’ın avukatı Onur Akdağ da Nevzat Bahtiyar’ın ifadelerini değiştirmiş olmasını eleştirdi.
Duruşmada dün biri tutuklu üç kişi tanık olarak dinlendi.

Bunlar amca Erhan Güran, çoban Ahmet A. ve sanık Salim Güran’ın işçisi 15 yaşındaki tutuklu şüpheli R.A.
İkinci duruşmanın ilk gününde, kamera görüntüsü üzerinden tanıklar sorgulandı.
‘Aile Meclisi’ toplantısı olarak değerlendirilen bu kamera görüntüsü mahkemede izlendi. Söz konusu görüntüde kendisine tokat atılan çoban Ahmet Akgün, daha sonra kendisine saat hediye edildiğini anlattı.
Bu görüntüde kameraya ulaşan sesler, Kürtçe ve Türkçe uzmanları tarafından incelendi ancak bundan sonuç çıkmadı.
Görüntülerin sorulduğu baba Arif Güran, “Ahmet A’nın kamera görüntüsündeki açıda ben de vardım. Herhangi bir toplantıya gitmedik. Akşam vaktiydi yemeğe gittik. Ahmet’in konusu açıldı. Belki bir şey biliyordur diye çağırdık. Kızımın ise saat 18.00’e kadar köyün sınırları içinde olduğu sabittir. Ahmet ise o saatlere kadar hayvanların yanında olur. Biz de belki bilir diye çağırdık. Kızı görmüş olabilir.” ifadesini kullandı.
Tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar, Narin’i öldürmediği iddiasını tekrarladı.
Savcılık duruşmada mütalaasını tekrarladı. Bu mütalaada savcı tutuklu dört sanık için iştiraken (ortak hareket ederek) kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediyor.
Davada anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran ile birlikte Narin’in cesedini taşıdığı iddia edilen Nevzat Bahtiyar “iştirak halinde çocuğu kasten öldürmek” suçlamasıyla yargılanıyor.
Davada altısı tutuklu 22 sanık bulunuyor.
Sanık avukatlarının savunmalarının ardından mahkemenin kararını açıklanabileceği belirtiliyor.
Duruşmanın ilki gibi günler sürebileceği de aktarılıyor.
İlk duruşmada neler yaşandı?

BBC Türkçe’de yer alan habere göre: Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vermişti.
“İştirak halinde çocuğu kasten öldürmek” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle yargılanan anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran ile birlikte Narin’in cesedini taşıdığı iddia edilen Nevzat Bahtiyar, 7 Kasım Perşembe günü ilk kez hakim karşısına çıkmıştı.
İlk gün sanıkların dinlendiği duruşma, ikinci gününde de tanıkların dinlenmesiyle devam etti ve duruşma boyunca 6’sı tutuklu 22 sanık ve tanık dinlendi.
Güran ailesinin avukatlarının talebi üzerine 9 Kasım’da yeni tanık ve savunmalar dinlendi.
Mahkeme başkanı, Güran ailesi avukatlarının mahkemeden talep ettiği jandarma karakoluna ait görüntülerin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlandığı ve mahkemeye sunulduğunu belirtti.
Dosya 10 klasörden oluşuyor
Yüzlerce belge ve tutanağın yer aldığı dava dosyası 10 klasörden oluşuyor.
21 Ağustos’ta Tavşantepe köyünde kaybolan Narin Güran’ın cesedi, 19 gün sonra bir çuvalın içinde köye yakın bir dere yatağına gömülmüş halde bulunmuştu.
Adli Tıp Kurumu raporuna göre Narin, kaybolduğu gün boğularak öldürüldü.
Zanlılardan Nevzat Bahtiyar, jandarmada verdiği ifadede köyün muhtarı amca Salim Güran’ın talimatıyla para karşılığı cesedi gömdüğünü söylemişti. Bahtiyar daha sonra ise iki kez ifadesini değiştirdi.
Bir ay içinde birbiriyle çelişen ifadelerin yer aldığı üç ayrı ifade veren Bahtiyar, muhtarın tehditleriyle bunu yapmak zorunda kaldığını öne sürdü.
Bu iddialara karşı çıkan Salim Güran, olay günü Nevzat Bahtiyar’ı hiç görmediğini, olayın yaşandığı gün ve saatlere ait WhatsApp yazışmalarını da, seks işçileriyle yaptığı görüşmeler olduğu için sildiğini öne sürüyor.

On dört sayfalık iddianamedeyse, Narin’i kimin, neden öldürdüğüne dair bir itiraf beyanı ya da somut bir delil bulunmuyor.
İddianamede, HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre şüphelilerin olay anında aynı yerde olduğu tespitine yer veriliyor.
Akrabaların “çelişkili ifadeleri, şüpheli tavırları, sergiledikleri tutarsız davranışlar” iddianamenin temel dayanaklarından.
Olayla ilgili 250 kişinin ifadesi alınmıştı.
diyekonustu.com