1980’li yıllarda Kürt bağımsızlığı hedefiyle başlatılan ve yaklaşık 40 bin insanın yaşamına mal olan silahlı çatışmaların ardından gelen bu adım, Türkiye’de çözüm umutlarını yeniden yeşertti. Sürecin başarılı olması durumunda, bu tarihi hamle hem Türkiye’nin en büyük iç güvenlik sorununu ortadan kaldırabilir hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a önemli bir siyasi kazanım sağlayabilir.
Törenden ilk kareler: Silahlar yandı

Süleymaniye’nin sarp dağlarında düzenlenen törende, kadın ve erkek militanlar askeri kıyafetleriyle sahneye çıkarak ellerindeki silahları ve mühimmatları büyük bir metal konteynıra yerleştirdi. Daha sonra bu silahlar sembolik olarak ateşe verildi. Tören alanında, 25 yıl sonra ilk kez kamuoyuna görüntülü olarak seslenen PKK lideri Abdullah Öcalan’ın büyük bir posteri de yer aldı.

Öcalan, Çarşamba günü yayımlanan video mesajında örgütün silahlı mücadelesinin sona erdiğini ilan etmişti. Törene katılanlar, PKK’ye yakın medya organlarında yayımlanan açıklamada, bu adımı “özgür iradeleriyle” attıklarını ve “özgürlük, demokrasi ve sosyalizm mücadelesini bundan sonra demokratik siyaset ve hukuk yoluyla sürdüreceklerini” belirtti.
Barış sürecinde somut ilk adım

Bu gelişme, 2024 sonbahısında başlatılan ve bugüne kadar büyük ölçüde kapalı kapılar ardında yürütülen barış sürecinde ilk somut silahsızlanma adımı oldu. Görüşmeler, Türkiye istihbarat yetkilileri ile İmralı Cezaevi’nde müebbet hapis cezasını çeken Abdullah Öcalan arasında gerçekleştirildi.

Ancak törenin ardından silah bırakan militanların hukuki ve sosyal statüsüne dair net bir yol haritası açıklanmadı. Bu belirsizlik, sürecin geleceği açısından önemli bir soru işareti olarak öne çıkıyor.

Hükümetten açıklama: Geri dönüşü olmayan bir süreç başladı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, törenin “örgütün onlarca yıl süren şiddet kampanyasına karşı umut verici ve somut bir adım” olduğu ifade edildi. Açıklamada ayrıca, PKK’nın “geri dönüşsüz şekilde silahsızlandırılması ve askeri yapıların tasfiye edilmesi” sonrası, entegrasyon ve hesap verebilirliği sağlamak için yasal düzenlemelerin gündeme alınacağı belirtildi.

Süreci destekleyen siyasiler, TBMM bünyesinde yasal süreci yönetecek bir komisyon kurulması çağrısında bulunuyor. Törende konuşan Bese Hozat da barış sürecinin başarıya ulaşması için “hukuki reformların, anayasa ve yasa değişikliklerinin” zorunlu olduğunu söyledi.

40 yılın ardından gelen dönüşüm
PKK, 1980’lerden bu yana Türkiye’de bağımsız bir Kürt devleti kurma amacıyla silahlı bir isyan yürütüyordu. Türkiye, ABD ve Avrupa Birliği, PKK’yı terör örgütü olarak tanımlıyor. Çatışmalar yıllar içinde on binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden oldu; siviller bu ağır bilanço içinde en büyük bedeli ödeyen kesimlerden biri oldu.

Kürtler, Türkiye’nin en büyük etnik azınlığını oluşturuyor. On yıllar boyunca dillerinin yasaklanması, kültürel kimliklerinin bastırılması gibi uygulamalara maruz kalan Kürt halkı, Öcalan’ın 1999’da yakalanmasından sonra silahlı mücadele yerine kültürel ve siyasal haklara odaklanan bir stratejiye yöneldi. Ancak bu geçiş süreci, istikrarsızlık ve güvenlik kaygıları nedeniyle defalarca kesintiye uğradı.

Erdoğan: Bu, yeni bir dönemin başlangıcı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, süreci Türkiye’nin “terörden arınmış, güvenlik ve kalkınma odaklı yeni bir döneme geçişi” olarak tanımladı. Son yıllarda hükümet, sınırlı Kürtçe yayın ve eğitim haklarını hayata geçirse de, birçok seçilmiş Kürt belediye başkanının görevden alınarak yerlerine kayyum atanması, kamuoyunda eleştirilen adımlar arasında yer aldı.

Sürecin ivme kazanması ise geçen yıl Erdoğan’ın önemli bir siyasi ortağının, Öcalan’a örgütü feshetmesi çağrısıyla başladı. Öcalan, Şubat ayında cezaevinden gönderdiği bir mektupta “silahlı mücadelenin devrinin kapandığını” açıkladı.

Mayıs ayında yapılan PKK kongresinde ise örgütün kendini tasfiye edeceği duyuruldu. Bu açıklamayı, Öcalan’ın 25 yıl aradan sonra yayımlanan videosunda verdiği “silahlı mücadele sona erdi” mesajı izledi.
DEM Parti ve Bölgesel Yetkililer de Takipte
Cuma günü düzenlenen tarihi törene, Iraklı yetkililerin yanı sıra Türkiye’den de bazı isimler katıldı. Töreni, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) heyeti de yerinde takip etti.
diyekonustu.com
