AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan, sokak köpekleriyle ilgili yasa teklifine ilişkin şunları söyledi:
“Bugün de aynı hassasiyetle yolumuza devam ediyoruz. Milletimizin can güvenliğini çok yakından ilgilendiren ve artık tahammül edilemez noktaya varan sahipsiz köpek sorununa da işte bu zaviyeden bakıyoruz. Bakınız, Türkiye’de 4 milyon civarında sahipsiz köpek olduğu tahmin ediliyor. Resmi rakam 2 milyon. Ancak bu konuda sağlıklı bir sayım yapılamadığı için rakamın en az iki kat olduğu varsayılıyor. Bu sayı asimetrik bir şekilde her yıl katlanarak artıyor. Bununla birlikte kuduz tehdidi de aynı oranda büyüyor.
Değerli kardeşlerim, bir defa şunu çok açık ve net kabul etmemiz lazım; gelişmiş hiçbir ülkede olmayan bir başıboş köpek sorunumuz var. O kadar ki, maalesef bazı ülkeler Türkiye’ye gelecek vatandaşlarını kuduz ve sahipsiz köpekler için uyarmaya başladı. Kuduz riski açısından Türkiye, şu an Afrika ve Asya ülkeleriyle aynı risk kategorisinde yer alıyor. Bunun yanında hayvanlardan insanlara bulaşan hastalık riski de giderek yükseliyor.
Şimdi bir konuda dikkatlerinizi çekmek istiyorum; bizim medeniyetimiz bir merhamet medeniyetidir. Biz, doğum yapacak bir köpek için ordusunun yolunu değiştiren, köpeğe zarar gelmesin diye başına nöbetçi diken bir peygamberin ümmetiyiz. Canlıya; insan, hayvan, bitki olsun, her zaman merhametle yaklaştık. Vakıf medeniyetimize baktığınız zaman hayvanları korumak için vakıfların kurulduğunu görürsünüz. Batılıların bitmeyen savaşlarda birbirlerini boğazladıkları bir dönemde bizim medeniyetimiz, ‘Düşkün leylekler evi’ kurarak, göç eden leylekleri, bunun yanında tüm hayvanları tedavi ediyordu. Defalarca ifade ettim. Bizim siyaset ilkemiz bellidir; yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü.
Hiç kimse bizim merhametimizi sorgulamasın. Kimse bize merhamet üzerinden ders vermeye kalkmasın. 2004 yılında Hayvanları Koruma Kanunu’nu biz çıkardık. 2021 yılında bu yasada değişiklik yaptık, hayvanları ‘mal’ statüsünden çıkarıp ‘can’ statüsüne aldık. Sahipsiz köpek sayısını ‘yakala-kısırlaştır’ metoduyla çözmek istedik. Ama bu bir çözüm olmadı. Veriler, bu metodun, dünyanın diğer ülkelerinde de sahipsiz hayvan nüfusunu azaltmadığını gösteriyor. Bu sorunu bizim köklü şekilde bir çözüme kavuşturmamız şarttır. Bu meseleyi çözmüş ülke örneklerini inceliyoruz, tüm taraflarla istişare halindeyiz. Tarım Bakanlığımız tüm boyutlarıyla bu sorunu uzun bir süredir zaten en ince detayına kadar çalışmaktaydı.
Gerçek şudur; toplumun çok büyük bir kesimi, bu meselenin bir an önce çözülmesini, sokaklarımızın başta çocuklarımız olmak üzere herkes için güvenli hale gelmesini istemektedir. Bu talebe, bu çağrıya, hatta bu çığlığa kayıtsız kalmamız düşünülemez.
Burada şu hususun altını özellikle çiziyorum; mevzuatta yapacağımız değişiklikle, biz sahipsiz köpeklerin sahiplenilmesini amaçlıyoruz. Bu değişiklikteki yegane hedefimiz budur. Hazırlıkları devam eden kanun teklifiyle, köpek bakım evleri olmayan yerlere hemen bakım evleri kurulacak. Sahipsiz hayvanlar, bu bakım evlerinde tutulacak. Ayrıca, sahiplenilmeleri için kampanyalar yapılacak. Sahiplenilen hayvanlar kısırlaştırılacak, aşılanacak, çip takılacak, sahibine teslim edilecek ve bundan sonra da çok sıkı takip edilecek. Biz istiyoruz ki, barınaklara alınan tüm hayvanlarımız sahiplenilsin. Özellikle hayvanseverlerimizin bu süreçte barınaktaki köpekleri sahiplenerek daha fazla sorumluluk alacaklarına inanıyoruz. Eğer bunu başarabilirsek, bir sonraki adıma da ihtiyaç kalmayacağını düşünüyoruz.”
diyekonustu.com